Yusuf Güney’den “Studio Kafası” hamlesi: Sanat, teknoloji ve maneviyat tek çatı altında buluşuyor
Yusuf Güney’den “Studio Kafası” hamlesi: Sanat, teknoloji ve maneviyat tek çatı altında buluşuyor
Yusuf Güney, pandemi sürecinde kurduğu 'Studio Kafası' ile müzik dünyasında genç yetenekleri desteklemek ve dijitalle uyumlu yeni bir sistem sunmak istiyor. Mimar Yakup Gürsoy'un tasarladığı stüdyo, çok amaçlı kullanım ve VR teknoloji entegrasyonu sağlıyor.
Haber Giriş Tarihi: 19.05.2025 18:43
Haber Güncellenme Tarihi: 19.05.2025 18:49
Kaynak:
Haber Merkezi
newyorknews.com.tr
Sanatçı Yusuf Güney, pandemi sürecinde temelleri atılan ve bugün çok yönlü bir üretim alanına dönüşen “Studio Kafası” projesiyle müzik dünyasına yeni bir soluk kazandırmayı hedefliyor. Yaklaşık 1000 metrekarelik alana yayılan ve çok amaçlı kullanım sunan stüdyo, mimar Yakup Gürsoy’un tasarımıyla hayata geçirildi.
Projeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güney, stüdyonun yalnızca kendi sanat üretimi için değil, aynı zamanda genç yeteneklerin desteklenmesi amacıyla da kurulduğunu belirtti.
“Duyguyu kaybetmeden dijitale geçiş mümkün”
Stüdyonun manevi bir yolculuğun sonucu olduğunu vurgulayan Güney, “Artık Yusuf Güney olarak daha olgun, daha bilinçli bir dönemden geçiyorum. Sadece kendi müziğim değil, yeni yetenekler için de bu kapıyı açıyoruz. Ruhunu kaybetmeyen, dijitalle uyumlu bir sistem kurduk,” dedi.
“Studio Kafası”nın bir yaşam alanı olduğuna dikkat çeken Güney, “Klipten fotoğraf çekimine, yemek alanından kayıt odasına kadar her şey burada mevcut. İnsanların hayallerini düşük maliyetle ve yüksek verimle hayata geçireceği bir sistem oluşturduk,” ifadelerini kullandı.
Mimari dönüşüm: “Yaşam alanından stüdyoya evrildi”
Projenin mimarı Yakup Gürsoy ise başlangıçta bu yapıyı kendi yaşam alanı olarak tasarladığını belirterek, “Burası bir anda stüdyoya dönüştü. Ünlü sanatçılar geldikçe ve projeler çekildikçe alan da doğal olarak evrildi,” dedi.
Gürsoy, stüdyoda her üç ayda bir değişim yapıldığını ifade ederek, bu dönüşümün yapay zekâ ile daha kolay hale geleceğini söyledi.
“VR teknolojisiyle desteklenecek projelerimiz var. Kullanıcılar stüdyoyu kendi vizyonlarına göre yeniden tasarlayabilecek. Ne bir depo tutmaya, ne de duvar kırmaya gerek olacak,” diye konuştu.
Yapay zekâ destekli üretim vizyonu
Yönetici Anıl Sever ise projenin pandemi sonrası dönemde spontane olarak şekillendiğini belirterek, “Z kuşağını yalnızca sanata değil, üretime ve ticarete de dahil etmek istiyoruz,” dedi.
Sever, yapay zekânın müşteri deneyimi ve üretim süreçlerine katkı sağlayacağını belirterek, “Bu alanda daha empatik ve kullanıcı odaklı bir sistem geliştirmek için çalışıyoruz. Yapay zekâ bizim için yalnızca bir araç değil, bir yol arkadaşı,” ifadelerini kullandı.
“Müziği bırakmayı düşündüm ama…”
Kariyerinde zaman zaman farklı yönelimler düşündüğünü ancak müzikten kopamadığını dile getiren Yusuf Güney, “Beni ben yapan şeyi terk edemezdim. Yaşadığım içsel dönüşümden sonra şimdi daha güçlü bir şekilde müziğe döndüm. Bu proje, sadece bir stüdyo değil, aynı zamanda bir dönüşüm hikâyesidir,” diye konuştu.
Güney, açıklamasının sonunda medya desteğine teşekkür ederek, “Breaking News ekibine bu vizyoner çalışmaları için teşekkür ederim. Daha nice güzel haberde görüşmek dileğiyle,” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yusuf Güney’den “Studio Kafası” hamlesi: Sanat, teknoloji ve maneviyat tek çatı altında buluşuyor
Yusuf Güney, pandemi sürecinde kurduğu 'Studio Kafası' ile müzik dünyasında genç yetenekleri desteklemek ve dijitalle uyumlu yeni bir sistem sunmak istiyor. Mimar Yakup Gürsoy'un tasarladığı stüdyo, çok amaçlı kullanım ve VR teknoloji entegrasyonu sağlıyor.
Sanatçı Yusuf Güney, pandemi sürecinde temelleri atılan ve bugün çok yönlü bir üretim alanına dönüşen “Studio Kafası” projesiyle müzik dünyasına yeni bir soluk kazandırmayı hedefliyor. Yaklaşık 1000 metrekarelik alana yayılan ve çok amaçlı kullanım sunan stüdyo, mimar Yakup Gürsoy’un tasarımıyla hayata geçirildi.
Projeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güney, stüdyonun yalnızca kendi sanat üretimi için değil, aynı zamanda genç yeteneklerin desteklenmesi amacıyla da kurulduğunu belirtti.
“Duyguyu kaybetmeden dijitale geçiş mümkün”
Stüdyonun manevi bir yolculuğun sonucu olduğunu vurgulayan Güney, “Artık Yusuf Güney olarak daha olgun, daha bilinçli bir dönemden geçiyorum. Sadece kendi müziğim değil, yeni yetenekler için de bu kapıyı açıyoruz. Ruhunu kaybetmeyen, dijitalle uyumlu bir sistem kurduk,” dedi.
“Studio Kafası”nın bir yaşam alanı olduğuna dikkat çeken Güney, “Klipten fotoğraf çekimine, yemek alanından kayıt odasına kadar her şey burada mevcut. İnsanların hayallerini düşük maliyetle ve yüksek verimle hayata geçireceği bir sistem oluşturduk,” ifadelerini kullandı.
Mimari dönüşüm: “Yaşam alanından stüdyoya evrildi”
Projenin mimarı Yakup Gürsoy ise başlangıçta bu yapıyı kendi yaşam alanı olarak tasarladığını belirterek, “Burası bir anda stüdyoya dönüştü. Ünlü sanatçılar geldikçe ve projeler çekildikçe alan da doğal olarak evrildi,” dedi.
Gürsoy, stüdyoda her üç ayda bir değişim yapıldığını ifade ederek, bu dönüşümün yapay zekâ ile daha kolay hale geleceğini söyledi.
“VR teknolojisiyle desteklenecek projelerimiz var. Kullanıcılar stüdyoyu kendi vizyonlarına göre yeniden tasarlayabilecek. Ne bir depo tutmaya, ne de duvar kırmaya gerek olacak,” diye konuştu.
Yapay zekâ destekli üretim vizyonu
Yönetici Anıl Sever ise projenin pandemi sonrası dönemde spontane olarak şekillendiğini belirterek, “Z kuşağını yalnızca sanata değil, üretime ve ticarete de dahil etmek istiyoruz,” dedi.
Sever, yapay zekânın müşteri deneyimi ve üretim süreçlerine katkı sağlayacağını belirterek, “Bu alanda daha empatik ve kullanıcı odaklı bir sistem geliştirmek için çalışıyoruz. Yapay zekâ bizim için yalnızca bir araç değil, bir yol arkadaşı,” ifadelerini kullandı.
“Müziği bırakmayı düşündüm ama…”
Kariyerinde zaman zaman farklı yönelimler düşündüğünü ancak müzikten kopamadığını dile getiren Yusuf Güney, “Beni ben yapan şeyi terk edemezdim. Yaşadığım içsel dönüşümden sonra şimdi daha güçlü bir şekilde müziğe döndüm. Bu proje, sadece bir stüdyo değil, aynı zamanda bir dönüşüm hikâyesidir,” diye konuştu.
Güney, açıklamasının sonunda medya desteğine teşekkür ederek, “Breaking News ekibine bu vizyoner çalışmaları için teşekkür ederim. Daha nice güzel haberde görüşmek dileğiyle,” dedi.
En Çok Okunan Haberler