İstanbul - Berhan Şimşek: 'Bugün bana ve arkadaşlarıma uygulanan düşman ceza hukukudur' - 2 / Geniş haber

İstanbul - Berhan Şimşek: 'Bugün bana ve arkadaşlarıma uygulanan düşman ceza hukukudur' - 2 / Geniş haber

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:

Canan İLARSLAN - Mehmet ALA / İSTANBUL, (DHA)- CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) eski İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek'i tedbirli olarak kesin ihraç istemiyle Disiplin Kurulu'na sevk etti. Sarıyer'deki eski il başkanlığı binasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şimşek, "Bugünkü kitleler sanıyorsun ki senin peşinden geliyor. Türkiye'deki geçimsizliğin ve geleceksizliğin peşinden gençler koşuyor. Ekonomiyle dış politikayla neyi anlatıyorsunuz? Bizim zamanımızda çalıştığımız Merkez Türkiye projesi vardır. Nerede? Laf yetiştiriyorsunuz sadece. Savunma mı yaptım. Kendilerine gönderdim. Savunmamı yazılı olarak gönderdim. Bugün bana uygulanan, arkadaşlarıma uygulanan düşman ceza hukukudur" dedi.Cumhuriyet Halk Partisi'nin eski İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek'i Disiplin Kurulu'na sevk etti. Şimşek, Sarıyer'deki CHP eski İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyerek gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtladı. Şimşek, "Çok üzgünüm. Bu il binası içerisinde onlarca çalışmalara ve basın toplantılarına katıldım. Fakat günün birinde hiç aklımın ucundan geçmeyecek bir konuyla ilgili basın toplantısını yapacağım aklıma Basın toplantısının gerekçesini size arz edeceğim. Lakin önce bir yolculuğa, bir seyre çıkalım. Bu işler nereden başladı, nasıl başladı diye. 2023'ün 4-5 Kasım'da bir kurultay yapıldı ve bu kurultaydan kısa bir süre sonra Sayın AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan 5 kez üst üste farklı farklı toplantılarda, 'Şaibeli kurultay' ve şaibeli kurultayla ilgili Sayın Genel Başkan ve parti yöneticileri tek bir çift söz etmediler. Söylenmesi gereken, 'Eğer bu kurultayda şaibe var ise, Sayın Erdoğan, Cumhurbaşkanı yürütmenin başıdır. Emniyet ve istihbarat elinizde. Çıkarın belgeleri ve deyin ki şaibe budur. Yok ise bizi, partimizi ve 2 milyona yakın üyemizi zan altında bırakmayın' denmeliydi. Daha sonraki bir programda Sayın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na sordular bu soruyu. O da benzeri cevap vererek, 'Arkadaşların bunu cevaplaması gerekir. Çünkü sükut ikrardan gelir' dedi. Ama bizim hiçbir şeyden haberimiz yok. Özgür Özel'e destek veren Erkan Çakır, bu arkadaşlar, Bursa il başkanıyla birbirleri arasında mahkemelik olmuşlar. Bursa'daki Asliye Hukuk 'Biz taraf değiliz' diyerek Ankara'ya göndermiş. Ankara'da dava açılmış bizim bir şeyden haberimiz yok. Davayı açan biz değiliz. Kemal Bey değil, Berhan Şimşek değil. O gün Özgür Özel’e destek veren kurultay delegesi arkadaşlar davayı açmış davayı. Ne Sayın Kılıçdaroğlu'nun, ne benim dahlim yok. Kılıçdaroğlu'nu müşteki olarak çağırdılar, ifade bile vermedi. Şimdi burada günah keçisi aranıyor" dedi.'PARTİYİ YIPRATTILAR'Şimşek, "Bu yolculuğun içerisinde eğer görevini yerine getirmeyen birileri varsa Genel Merkezdir. Bu süreç böyle aktı. Mutlak, geliyor, kayyum geliyor, çağrı heyeti geliyor. Partiyi yıprattılar. Ama sonra ortaya çıktı ki, meğer gerçekten 38'inci Olağan Kurultay’da bu işler dönmüş. Para alan, gıda kartı alan, pavyonlarda eğlenen, takım elbise alan. Bunu ben söylemiyorum. Bu süreci yaşayan kurultay delegelerinin soruşturma esnasında iddianameye giren ifadelerinin bütünlüğü bu. Buradan soruyorum. Bu partiyi mahkeme koridorlarına Kılıçdaroğlu ve Berhan mı düşürdü? Son dönemde ben televizyonlara çıkmıyorum. Özellikle katılmıyorum. Önceden haftada 2-3 gün çıkıyordum ve bu arkadaşları anlatıyordum. Katılmıyorum. Bu süreçte, Gürsel beyin bu sürecinden sonra basında çıktı. Sayın eski il başkanları, Gürsel Bey'le beraber il binasına gelecekler. Ben arkadaşlarla bir değerlendirme yaptım. Bu doğru bir şey olmaz. İrrite bir resim olur. Kanun, yasa böyle bir görev vermiştir Sayın Gürsel Tekin'e, bizim burada yapmamız gereken asli görevimiz, bu binada terimiz var bizim. Emeğimiz var. Biz buralarda emek verirken bazı arkadaşlar eczanede reçete yapıyordu. Bizim asli görev büyüğümüz olarak Ali Özcan abi, Özgür Çelik kardeşimizden başkandan bir randevu alsın. Gidelim suhuletle bu işi bir barışa getirelim" dedi.‘BU PARTİ İÇİN MESLEĞİMİ HAYATIMI BIRAKTIM’Şimşek, "Kurulan ilişkiler ihanet, inkar ve çıkar üzerine kurulursa bu işler böyle olur. Çıkar bitince inkar başlar. İnkar bitince inkarla beraber ihanet başlar. Sonra burada bu benim madalyamdır. Bu onurumdur benim. Onurumdur. Bu parti için mesleğimi, işimi gücümü hayatımı bıraktım. Birileri kalaylı tepsi içinde beslensinler diye değil. Çocukların elinde bir parti maalesef ve burada, çok büyük bir sıkıntı içerisine getirilmiş bir parti gerçeğiyle de burada baş başayız. Ben büyük üzüntü içindeyim. Bıçak soksanız kanım akmaz. Ne ben bunu affediyorum. Ne de buradan içeri girilip, liste tutulup dışarıya tedbirle ihraç edilmek isteyen arkadaşlar. Nasıl büyüteceksiniz bu partiyi siz? Sizden önce kimsenin emeği yok mu? 'Ya hep beraber ya hiç birimiz' diyorsunuz. Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz? Bugünkü kitleler sanıyorsun ki senin peşinden geliyor. Türkiye'deki geçimsizliğin ve geleceksizliğin peşinden gençler koşuyor. Ekonomiyle dış politikayla neyi anlatıyorsunuz? Bizim zamanımızda çalıştığımız Merkez Türkiye projesi vardır. Nerede? Laf yetiştiriyorsunuz sadece. Savunma mı yaptım. Kendilerine gönderdim. Savunmamı yazılı olarak gönderdim. Bugün bana uygulanan, arkadaşlarıma uygulanan düşman ceza hukukudur. Burada, okuyorum. ‘Maddi disiplini zedeleyen eylemleriniz nedeniyle tüzüğümüzün 63, 64, 68 ‘inci maddeleri uyarınca tedbirli olarak kesin çıkarma cezası işlemiyle yüksek disiplin kuruluna verilmenize 15 Eylül 2025 tarihinde olağanüstü kararla aldık' diyorlar. Olağanüstü kurultaydan 6 gün önce. Bu benim şerefim. Düşman ceza hukuku budur. Bana demiyorlar ki seni asacağız. Burada bana öyle diyor. Ama bana şu hakkı vermiyorlar. 'Hangi renk iple asılmak istersin?' demiyorlar" ifadelerini kullandı. (DHA)